Yapılan övgüleri kabullenmeyi ve gerektiğinde başkalarını övmeyi öğretin

Kendine güvenen insanlar yapılan övgüleri rahatlıkla kabullenir ve gerektiğinde karşılarındakini överler. Eğer gerçekten kendinize güveniyorsanız, övgüye gereksiniminiz yoktur.’ düşüncesi yanlış bir inanıştır, övgü insanları harekete geçirir ve kendilerini iyi ifade etmelerini teşvik eder. Küçük çocuklar övgüye bayılırlar. Yaptıkları bir resmi ya da giysilerini överseniz, sözcüklere dökemeseler bile, teşekkürlerini pırıl pırıl bir gülümsemeyle ifade ediverirler size. Fakat, okul yaşına geldiler mi en ufak bir övgüde utanır, sıkılırlar. Birkaç yıl sonra da, övgü aldıkları zaman, kendilerini "kibarca" küçümser (Çok iyi yapamadım.), ya da karşılaştırma yaparlar (Bence senin yaptığın daha güzel olmuş.). Yapılan övgüleri reddetmenin gereksiz olduğunu söyleyin ve gülümseyip, teşekkür etmelerini öğretin.

Ayrıca, övgüde bulunma konusunda cimri davranmamalarını, fakat aşağıda söz edeceğim kötü alışkanlıklardan da kaçınmalarını söyleyin.

•Övgüde bulunma İyi ifade edilemeyen alışkanlıkların kontrol listesi
• Karşısındakine övgüde bulunduktan sonra kendini küçümsemek (örneğin, "Senin matematiğin ne kadar iyi - benimki berbat.")
• Karşısındakini överken aynı zamanda küçük görmek ("Harika! Bunu keşke daha önce de yapabilseydin.")
• Konuyu değiştirip, övgüde bulunmamak ya da zamansız ve yersiz biçimde övmek, ikinci durumun en yaygın örneği gereksiz biçimde övgüde bulunarak karşısındakini neşelendirmeye çalışmaktır. Oysa, herhangi bir sınavda başarısız olduğu için çok mutsuz olan bir kimse durumunun anlayışla karşılanmasını bekler ("Çok üzülmüş olmalısın.") ve bu durumda da övgüden rahatsız olur (Üzülme, senin de coğrafyan iyi).
• Çok genel konuşmak ("Saçının yeni biçimini çok beğendim, sana çok yakışmış." demek yerine "Çok hoş görünüyorsun.")
• Çok abartılı övgü sözcükleri kullanarak karşısındakini ne söyleyeceğini bilemez duruma düşürmek ("Her konuda bir harikasın. Senden daha iyisini görmedim!")
• Başkalarına o kişi hakkında güzel şeyler söyleyip, ona hiçbir şey söylemeyerek dolaylı yoldan övgüde bulunmak. ("Dün akşam ablama senin ne kadar iyi resim yaptığını anlattım.")

Sonuç olarak, çocuklarımıza öğretmemiz gereken nokta, başkalarına övgüde bulunduğumuz sürece, övgü alacağımızdır.


Konular