Beslenme

Besinleri çocuklarınız seçmesin

Doğru beslenme alışkanlığının gelecekte ortaya çıkabilecek kalp, tansiyon, şeker, kanser, obezite gibi hastalıkların riskini azalttığına işaret eden diyetisyenler, besin seçimlerinin okul çağındaki çocuklara bırakılmaması uyarısında bulundular.

Samsun'da özel bir sağlık merkezinde beslenme uzmanı olarak görev yapan Diyetisyeni Meltem Üney, yaptığı açıklamada, okul çağındaki çocukların beslenmelerinin önemine dikkat çekti.

Okula başlayan çocukların artık besin seçimlerini kendilerinin yapmak istediğini ve bunların da genellikle yağlı, katkı maddeli yiyecekler ile kolalı içecekler olduğuna işaret eden Üney, bu tür beslenme alışkanlıklarının gelecekte kalp, tansiyon, şeker, kanser, obezite gibi hastalıklara davetiye çıkardığını ifade etti.

“GDO'lu somonu çocuğuma yedirmem”

Prof. Dr. Adem Tekinay, ABD'de genetiği değiştirilmiş somon balığının tüketime sunulması girişimine ilişkin, ''Bana, 'çocuğunuza GDO'lu somonu yedirir misiniz?' diye sorarsanız, ben yedirmem'' dedi.

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Su Ürünleri Fakültesi Yetiştiricilik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Adem Tekinay, GDO'lu ürünlere karşı dünyada tartışmaların devam ettiğini ve şu an Türkiye'nin gündeminde olmayan GDO'lu somon balığının ithalatı konusunda dikkatli olunması gerektiğini belirtti.

Dünyada kullanılan soya fasulyelerinin büyük çoğunluğunun ABD ve Güney Amerika’da üretilerek dünyaya ihraç edildiğini vurgulayan Prof. Dr. Tekinay, ''Şu an bizim de yediğimiz soya fasulyelerinin büyük bir bölümü ithal soya fasulyesidir. Bunların da büyük çoğunluğu genetiği değiştirilmiş soya fasulyesidir. Biz bunu yıllardır yiyoruz. AquaBounty firması tarafından üretilen somon balığı ise bu hayvanlara yönelik ilk uygulamadır'' dedi.

Beslenme alışkanlığı çocukluktan başlıyor

Çocuğun okul çağında edindiği beslenme alışkanlığının büyük önem taşıdığını belirten Diyetisyen Zuhal Güler Çelik, bu dönemde çocuk kadar anne ve babanın da beslenme konusunda bilinçli davranması gerektiğini söylüyor.

Amerikan Hastanesi Diyet ve Beslenme Bölümü'nden Diyetisyen Zuhal Güler Çelik, hatalı beslenme alışkanlıklarının çok sayıda nedeni olduğunu söyledi.

"Bunların başında çocukların besin gereksinimlerinin bilinmemesi, ailenin beslenme alışkanlıkları ve annelerin, kendi bilgilerine göre en iyi bildiği besinlerden çocuğuna fazla miktarda yedirmek istemeleri gelmektedir. Bunların dışında fiziksel aktivite azlığı, özellikle ailenin akşamları veya evde olduğu günler içerisinde televizyon-bilgisayar karşısında oturmaları, çocukları ile oyun oynamamaları, yürüyüşler yapmamaları, sözlerden daha kalıcı izler bırakan olumsuz mesaj ya da mesajlar olabilmektedir. Ayrıca öğün atlama, şeker, tuz ve yağ içeriği yüksek yiyecek-içecek tüketimi özellikle ileri yaşlardaki beslenme alışkanlıklarını kötü yönde etkilemektedir. Bu hatalı beslenme şekli, özellikle çocukluk dönemindeki şişmanlık (Obezite) riskini artırmaktadır."

Kendilerine dikkat etme ya da kendilerini besleme konusunda onları teşvik edin

Yetişkinlerin azalan benlik saygılarını yeniden kazanmalarını sağlamak için, onlara kendilerini iyi beslemelerini öneririm. Bu önerim önce karşımdakilerin kafasını karıştırır: "Kendini beslemekle ne kas-dediyorsunuz?" sorusunu sorarlar hemen. Kendilerini iyi hissetmeleri için özel olarak tasarlanmış bir programa katılmak fikri onlar için çok yabancıdır, çünkü çocukken onlara dolaysız bir şekilde ya da örneklerle kendilerini nasıl besleyecekleri öğretilmemiştir. Sonuç olarak da, kendi kendilerini olumsuz yönde etkileyecek pek çok alışkanlık edinmişlerdir (örneğin, geç yatmak, yanlış beslenmek, yeterince egzersiz yapmamak, dinlenmeye zaman ayırmamak, stresli ya da yorucu bir işten sonra dinlenmemek vb.). Çocuklarımıza mümkün olduğunca erken yaşta, hem bedensel, hem zihinsel sağlığımıza gereken özeni göstererek kendimizi sevdiğimizi kanıtlamamız ve kendimize olan saygımızı zedeleyecek alışkanlıklar edinmememiz gerektiğini öğretmeliyiz.

Çocukları Oburluktan Kurtarmanın Yolları Nelerdir?

Çocuklarınızın obur olmamasını arzuluyorsanız bunun için:

- Yemek vakti olup olmadığına dikkat etmeden ne istiyorlarsa, neyi canları çekiyorsa hemen onları yemelerine izin vermeyin.

- "Ye evladım ye", "sen yemene bak", "can boğazdan geli" gibi sözler söylemeyin.

- Yemeklerin şöyle fazileti vardır, böyle zevki vardır gibi onları yemek yemeğe teşvik edecek, oburluğa sürükleyecek konuşmalardan uzak durun.

- Onlara, nereye harcadıklarını dikkate almadan öyle bol bol harçlık vermeyin.

- Çocuklarınıza, en zevkli ve en neşeli anların ziyafet sofralarında geçtiğini ballandıra ballandıra anlatmayın.

- Çocuklarınızı; ilim, bilim, san'at, musiki, dini içtimai, edebi, ahlaki, imanı ve samimi terakkiyata dayalı, maneviyat yüklü, aksiyoner kılıcı, idealist yapıcı, aklı selim edici, sağ duyu sahibi oluşumu sağlayıcı ziyafet iklimlerinden mutlak ve muhakkak suretle haberdar edin. Böylesi ziyafet sofralarında uzanan yollara doğru onları yönlendirin.

Bebeklerin Beslenmesinde Nelere Dikkat Etmeli

- Bebeğinizin midesi ancak kendi yumruğu kadardır. O halde onu sık sık doyurmayı unutmayın.

- Zamanla bebeğinizin acıkmalarının arası uzar. Halbuki ana rahminde iken bebeğinizin beslenmesi hiç kesintisiz devam ediyordu.

- Bebeği "yalancı meme" ve ona benzer şeylerle aldatmayın.

- Bebeğinizi sütünüz ya da sütünüz yetmiyorsa onun yerine tutabilecek bir besin maddesiyle beslemeyi ihmal etmeyin.

- Bebeğinizin her ağlaması açlığından değildir. Gerçek sebebini araştırın.

- Beslenmesi için bebeğin sakinleşmesini temin edin.

- Bebeğinizin beslenmesinde "biberon" gibi araçlar da kullanablirsiniz. Biberonu yatık vaziyetteki bebeğinize verin, tutturun ve düşürmemesine yardımcı olun.

- Bebeğinizi boğacak gibi tutmayın. Rahat ve kendi tercihini dikkate alarak besleyin. Daha başka değişik şekillerde de beslenebilmesi için yollar deneyin. Esnekliği elden bırakmayın.

- Bebeğinizle evinizin değişik yerlerinde uzanın, yatın.

- Bebeğinizle konuşma denemeleri yapın, ona sokulmayı ihmal etmeyin.

- Bebeğinizle her fırsatta sıcak ve yakın ilişki halinde olun.