Öfkenizi kontol altında tutmaya çalışın

Bir anlaşmazlık krizinde belli ölçüde öfke olması kaçınılmazdır. Her ne kadar, bu pek de hoş karşılanmayan ve korkulan duygunun yararlarını (kişinin kendini koruması ve iyileştirici özellikleri nedeniyle) bilmeme karşın anlaşmazlık, özellikle anababa ve çocuklar arasındaysa, öfkenin çok dikkatli bir biçimde kontrol edilmesi gerektiğine inanıyorum. Öfkeli bir anababanın karşısındaki çocuk fiziksel olarak yeterince güçlü olsa bile, bu denli güçlü bir duygunun karşısında duygusal anlamda yeterince güçlü olmayabilir ya da davranış becerileri anababasıyla aynı olamayabilir. Bu nedenle, bir anlaşmazlık sırasında her iki tarafın da öfke duygularını kontrol etme sorumluluğunun bizlerde olduğunu kabul etmemiz gerekir.

Bir anlaşmazlık sırasında, siz ya da çocuğunuz öfkenizi kontrol etmekde güçlük çekiyorsanız, bu alanda kendinizi geliştirmek için birtakım çalışmalar yapmanızı öneririm. Bu konuda kullanabileceğiniz stratejilerden birine örnek vermek istiyorum.

Öfkeyi kontrol edebilme stratejisi: Bu strateji 4 aşamadan oluşmaktadır:

Mesafe

Çocuğunuzda ya da kendinizde psikolojik olarak kızgınlıkla ortaya çıkan bir tepki hissettiğinizde, eğer mümkünse, sakinleşinceye kadar hemen birbirinizden uzaklaşmaya çalışın. Öfke duygusu bulaşıcıdır ve taraflardan biri kızdığı zaman, diğerinin de aynı duyguya kapılması kaçınılmazdır (kişi bu duyguyu içine atsa bile, zararlıdır). Ancak, çocuğunuzun onu terkettiğinizi zannetmemesi ya da bu önlemi kendisine verilmiş bir ceza olarak görmemesi için çok dikkatli davranın. Bu da, sakinleşinceye kadar çocuğunuzu görebileceğiniz ya da sesini duyabileceğiniz bir mesafede kalmanız anlamına gelir.

Bu mesafeyi sağlamak çocuğunuza ve olanaklarınıza bağlıdır, fakat:

- çocuğunuz daha bebekse, onu bir başkasının kucağına verebilirsiniz.
- çocuğunuz 2-3 yaşında ise, çocuğu odasındaki oyun parkına veya odanın uzak bir köşesine bırakabilirsiniz.
- çocuğunuz 4-5 yaşında ise, farklı odalara girip kapıyı kapatabilirsiniz.
- bir yürüyüşe çıkıp, eşinizin çocuğa bakmasını sağlayabilirsiniz.
- çocuğunuz ergenlik döneminde ise, onu odasına gönderip, bir saat odasından çıkmamasını isteyebilirsiniz.

Eğer fiziksel olarak çocuğunuzun yanından ayrılmanız mümkün değilse, kafanızı uzaklaştırmaya çalışın. Bir sonraki aşama da bunu sağlayacaktır.

Bu aşamada amaç, öfkeli insanın ayaklarının yere basmasıdır. Bunu da sağlam ve güvenli bir eşyaya ya da duvara sıkı sıkı tutunarak yapabilir ve çocuğunuza hareketsiz kaldığınızı gösterirsiniz. (Çocuğunuz da sizi taklit ederek bu davranışı öğrenir.)

Bundan başka ya da buna ek olarak düşüncelerinizi sıradan bir-şeye yoğunlaştırın (örneğin, odadaki mavi eşyaları saymak ya da çocuğunuzun 10a kadar saymasını istemek.)

Öfkenin yanı sıra gerginliğin de artmasının çok tehlikeli bir duyguyu ortaya çıkarabileceğini unutmamalısınız. Bu nedenle, gerginliğinizi atabilmenin güvenli ve kimseye zarar vermeyecek bir yolunu bulmanız gerekir. Bunun için de aşağıdaki örneklere bir göz atın:

- duygunuzu, ses tonunuzu yükselterek ve farklı bir dil (fakat agresif olmaktan kaçınarak) kullanarak dile getirmek
- etrafı rahatsız etmeyecekseniz, bağırıp çığlık atmak
- ayakları yere vurmak, gerinmek (ancak, çocuğu korkutacak hareketlerden kaçınmalısınız)
- bir yastığı yumruklamak ya da tekme atmak

Çocuklarınız gerilimlerini üstlerinden atmak istediğinde zarar verici davranışlarda bulunuyorlarsa, onlara daha güvenli seçenekler önerebilirsiniz.

Gerilimden kurtulur kurtulmaz, vücudun eski haline gelmesini sağlamak önemlidir. Bir kriz sırasında bunu en iyi şekilde, ağır ve derin nefesler alarak yapabilirsiniz. Eğer aynı zamanda, gözlerinizin önüne sakin bir manzara getirebilirseniz, daha iyi sonuç alırsınız. Çocuğunuza da daha önce değindiğimiz rahatlama sembolünü hatırlatabilir ya da onu sakinleştirdiğini bildiğiniz birşeylerle oyalanmasını sağlayabilirsiniz. Kendiniz ya da çocuğunuz için en uygun yöntemi siz bulabilirsiniz. Örneğin, sakin bir müziğin bana hiçbir yararı olmazken, mutfağı temizlemenin mucizeler yarattığını biliyorum.


Konular